Bugün gerisayımı açıp baktığımda 60 günüm kaldığını farkettim. İki ay sonra bugün, 1 günlük evliyim. Ama bu duruma sevinmekten ziyade, gerildim.
Elbette hayatın bize ne getireceğini, güneşin bizim için sabah doğup doğmayacağını bilemeyiz. Ama benim gibi planlı yaşam takıntınız varsa, olayın seyri gerginliğe dönüşüyor. 1 ay sonra bugün yapacağım şeyi ajandama yazarak yaşarım ben, bir yere davet edileceksem eğer, kimse son dakika söylemez bunu bana. Olayın seyrine kendimi adapte etmek gibi ciddi saplantılar sahibesiyim.
Yarın bir arkadaşımla buluşacağım mesela, 2 hafta önce planladık. :))
Tabii bende vaziyetler bu, neden geriliyoruma geldi sıra. Gelinlikle ilgili düzeltilecek sayısız detayım var, Enza Home den aldığımız mobilyaların sıkıntısını daha önce anlatmıştım, İstikbal de olan kısımdan haberdar bile değilim ne yazık ki. Üstelik bunları koyabileceğim bir ev yok hala piyasada. Gönlümüze göre bir ev(hem geniş, hem uygun olacak tabii 😂) bulamadık. Evsiziz yani. Haliyle perde ve halı askıda. Çorum un her mobilyacısında bizim evden bir parça mevcut desem yeridir galiba. Ben henüz ceyizlerimi kolilemedim, bir de bunların Artvin'den Çorum'a taşınma merasimi var. Ramazan ayına tekabül ettiği için ayrı bir zor olacak bana taşınma olayı. Sonra trashday çekim istedik, 20 Haziran olsun dedik. Düğünden önce ve yine Ramazan ayında. Beyaz elbise sorunumuz mevcut, bulamıyorum. 😑 Kafamda dış çekime ait binbir tilki dolaşıyor. Saçlarımı boyatmaya karar verdim ama renkle ilgili en ufak bir fikrim yok mesela. Sevgili kuaförüm çok profesyonel olduğu için prova dahi almıyor, şaka yapmıyorum cidden profesyonel iş yapıyor. Tabii biz gelinler hep bir soru işareti ile yaşamaya mahkumuz.
Bu arada şimdi aklıma geldi, acaba aldığımız tv ünitesini istemiyoruz desek olur mu ? Onun yüzünden bulduğumuz evler yalan oluyor da.
Kına için kiraladığım elbisenin sırtı yaptırılacaktı, şunları yazarken aklıma geldi. Hemen not edip geliyorum.
...
Geldim, balayı da yok mesela henüz. Belek dedim durdum, şimdi sona kaldığımız için fiyatlar uçuyor,dona kaldıkta diyebiliriz. Sanırım istediğim Otel 18.000 falandı. Tabii ben yine düz mantık 'O paraya araba alır senelerce gezerim bee.' Böyle de öküz olabiliyorum inkar edemem. Neyse sanırım daha uygun bütçeli yerlere bakarsam bu sorunu da halletmiş olurum.
Şimdi bu kadar anlattım ya ben, hepsinin ötesine rahat mı rahat bir nişanlı koyun. İnsan hiç mi gerilmez, hiç mi daralmaz. Benim adam sabır taşı, bense onu catlatmaya yeminli. 😀
Neyse olur da okursa kızmasın bana, cok sallamadım sevgilim arkandan ama sen beni anlarsın bu kadardan 😂
Allah yardımcımız olsun kızlar. Benim gibi hastalık derecesinde takıntılıysanız işiniz çok zor.
Gidip balayı otellerine bakayım ya ben, bu böyle olmayacak.Gittim bile 👋
Posted via Blogaway
Adet denilen ve dayatılan tabulara hep sadık olduğum söylenemez. Hediyeleşmek sünnettir ama, bizde minik hediyeler hazırladık 😊
Daha önce nişanlım için hazırlayacağım bakım kutusundan bahsetmiştim size. Belki faydalı olur diye içeriğini de paylaşmak istedim.(Büyük olasılıkla bende nasiplenirim bunlardan.😂)
✔Şampuan (Pantene-200 ml)
✔Duş jeli (Palmolive Spa-200ml)
✔Kese
✔Traş köpüğü(Nivea-Men)
✔Traş sonrası balsam(Nivea-Men ama kullanmaması tercihim, zira harika bir makyaj bazı kendisi😉)
✔El-yüz-vücut kremi(Nivea-Men)
✔Parfüm (CK ONE-200mm Unisex olması ayrı bir güzel tabii😃)
✔Deodorant (Axe-chocolate)
✔Roll-on (Nivea-Men)
✔Tırnak makası (ben kendimi düşünerek cımbızlı bir set aldım.😂)
✔Diş fırçası (yanında pembik hediyesi yine benim 😂)
✔Diş macunu
✔Gillette Fusion Proglide
✔Saç fırçası (bizimki saçına pek bi meraklı)
✔Fön fırçası
Şimdilik bu kadar aldıklarım. Henüz traş makinesi almadım, onu da eklemeyi düşünüyorum.
Maliyetine gelince boş kutu 50 TL idi. Ben daha sonrasında kullanmak için odama uygun bir renk olsun istedim, tabii alternatif olarak daha uygun ücretlileri de mevcuttu. İçerisinde var olan malzemelere gelince total olarak yaklaşık 400 TL. Tabii bunun sebebi indirim falan kovalamadan bodoslama mağazanın birine dalmış olmam da olabilir. Aynı malzemeleri indirimlerde satın alarak çok daha uygun fiyata mal edebileceğinizden emin olun. Blogu okuyan arkadaşlarım, eksiğim varsa lütfen bana da belirtin.🙈 Umarım işinize yarar yazdıklarım. Damat bavuluna neler koyacağımı bilmiyorum, sanırım bir dahaki yazının konusunu da böylece bulmuş oldum. Öpüldünüz kocaman.😙
Posted via Blogaway
Makyaj ya da cilt bakımıyla ilgili engin bilgilere sahip değilim maalesef. Bir kaç standart kalıbım var ve dışına çıkmamaya çalışıyorum genel olarak. Her kozmetik ürününü deneyimleyecek bir cilde sahip olmadığımdan olsa gerek, yeni ürünlerden genel olarak kaçınırım.(Ama makyajla uyurum bak, o pek dokunmuyoo 😂)Neyse ben bu ikisini sizinle paylaşmak istedim. Birisi yakın arkadaş tavsiyesiyle denediğim GARNIER MICELLAR makyaj temizleme suyu. Daimi bir Clinique kullanıcısı olmama rağmen -arada ıslak mendille temizlediğimi söylemeyecek kadar profesyonel olamiiciim-, bence bu da mükemmeldi.👌 Diğeri de markete cips almak için girdiğimde kaptığım L'oreal Paris'in üç etkili toniği. Kız valla Gratis falan değil he, bildiğin 2 kat bedel ödediğin marketlerden buldum. 😀 Neyse benim tavsiyem bu kadar olur zaten. Kullanın anacım, özellikle tonik harika. Benim kupkuru suratım bile pamuk saten kumaşa benzediyse artık etkiyi siz düşünün. Hadi benden bu kadar. Öptümmm 😙
(Dip not: Telefonumun görüntü kalitesine engin iltifatlarımı sunuyorum. Değişim zamanın geldi, anlıyorum.)
#buolmadigaliba #olsunboyledeguzel #bendenbukadarolurdu
Düşünüp düşünüp kuruluyorum, kendi kendimi yiyorum.
Sahi, bu kadar gerizekalı olmayı nasıl başarıyorsunuz ? Ya da ben gerizekalıları toplama kampı falan mıyım ?
Şu fotoğrafı instagrama attığım gün bayan çok bilmişin bir tanesi 'Mahrem bölgelerinizi göstermekten utanmıyor musunuz ? Kötü örnek oluyorsunuz.' demişti direct mesaj bölümünden. 'Sen kim köpeksin? ' tarzında bir cümle kurmuştum, şimdi düşünüyorum, ne kadar az demişim.
Kimse kusura bakmasın, ben dialog kurarken çekinerek cümle seçiyorum. Karşındaki insana akıl vermeye yeltenmiyorum. Mantıklı olan zaten düşünür 'Acaba benden fazla mı biliyordur, eğitimli midir, kendini yetiştirmiş midir? ' , kendine sorar yani bu soruları. Ondan sonra varsa bir niyet, yine kabulümdür.
Arkadaşımmmm! Gelmişim 30 yaşına, 3 üniversiteye baş sokmuşum, sen miskin miskin kadın programları izlerken evinde ben kariyer peşinde koşmuşum, 3 ile 5 i toplayamazken sen yine ben rakamlarla kafayı bozmuşum. 19 yaşında babamın evinden ayrılıp başka bir şehirde tek başıma ayakta durmaya çalışmış ve bunu da gayet güzel başarmışım. İstersen biraz benden geri dur ! Kibirse kibir, tak dedi artık !
Birçoğunuzun hayatı evde koca bekleyerek, onun bunun arkasından dedikodu yaparak, aynı anda 5 adamı idare edip içerisinde en zengin adamı seçmeye kalkarak, hatta o adamları iliğine kadar kurtarak geçmiş. Bırakın isterseniz 'Vatan, millet, Sakarya' ayaklarını. Ulan en son okuduğum kitap 'Cin Ali' diyen hatunu bile gördüm. Tez toprak dökün üstüme.
Geldi geçti evet, şimdi niye bu kadar atar yapıyorum kısmına geçelim.
-Yatak odasının fotoğrafını çekip 'Aşkımla burda yatacağız.' diyeni gördüm.
-Yatakta eşiyle üstünde gecelik selfie çekeni gördüm.
-Anneler gününde nişanlısına 'Seni anne yapacağım günü sabırsızlıkla bekliyorum.' diyeni gördüm.
-Eşine aldığı donları sere serpe 'benim çeyiziğğğğm Pierre Cardin' diyeni gördüm.
-Aldığı fantezi çamaşırları sergileyeni, kalite testini dantelleri elinde yapanı gördüm.
-Evleneceği adamı 'kılıbığım' diye seveni gördüm.
ULAN BENİM CİCİKLERİM ÇOK MASUM BE !!!
Şimdi ister bana kibirli deyin, isterseniz burda ne işin var o zaman deyin. (10bin kolay olmuyor biliyon mu, neye bakıp gülcem ben. Ay hadi yine iyisiniz, sizin gibi yazdım.) Valla ne derseniz deyin, screen shot alıp sıkıldıkça gülüyorum ben. Hiç fesat değilim, sizin mahrem duygunuz tamamen ortadan kalkmış. Yani bu işler sen kafayı kapatınca ahlak bekçiliģi yapıyorsun diye yürümüyor. Edep önemli edep !
Bundan sonra zaten buna laf edenlere bikinili fotoğraflarımı atmak gibi haşin planlarım var. Zaten noksan aklım vardı,delirttiniz beni. Annem türbanlı benim, 5 vakit namazlı bir ailenin 5 vakit namaz kılan bir çocuğuyum. Artık bu öğrensin ayaklarınızı... ( devamını istediğiniz gibi doldurunuz efenim)
Neyse ya, iyidir cicikler, sevin onları. Haddini de bilin ama severken he. Çok severseniz ablalar bize kızıyolllaaa. Ahlakomozo bozuyolllaaa 😃😂😂
Posted via Blogaway
Yaradan bana 27 yıl önce senin gibi bir kadının kızı olmayı hediye etmiş. En büyük şükürüm bunun için...
Kelimelere dökemem seni, ama içimi dökebilirim galiba. Sana bu hallerimin sebeplerini anlatabilirim harf harf, hece hece.
Senin ellerinde büyüdüm, eşşek kadar bir kadın oldum hatta. Ama yine sen, başım ağırsa kıyamadın, derdime benimle ağladın, en iyi arkadaşımsın. Senden başka kim tanır ki beni bu kadar, kim anlar ki yüzümün renginden hasta olacağımı, kim anlar sesimden derdimi, başka kimseye anlatamam ki ben sorunlarımı...
Sevmeyi senden öğrendim anne. Sonra gittim senin kadar değil ama yine kocaman bir kalp sevdim. Onu da ben söylemeden sen anlamıştın heyecanlı hallerimden. :) Şimdi o kocaman kalp beni götürmek üzere. Herkes sansın ki ben uzaklıkları sevmiyorum, ben diğer odamda senin olmayışını sevemeyecegim anne. Ağlarken gözyaşımı silenim olur elbet, ama o gözyaşımı senin silmemeni sevemeyecegim anne. Ben sevincimi de üzüntümü de yine paylaşırım seninle ama bunları anlatırken sana sarılamamayı sevemeyeceğim anne.
Hepsini biliyorum tamam, böyle oluyor herkese, sana oldu, başkalarına da. Ben bu evden çıkarken aklım kalmasın diye tek damla gözyaşı indirmeyeceksin gözlerinden, bundan da eminim. İçini bilirim bende annem senin, en az senin beni bildiğin kadar bende seni bilirim...
Sonucu ne değiştiriyor...
Misafirim ben, 60 günü kalmış bir gelinim...
Bir yanım elbette kıpır kıpır, herşeyim ayrı bir hevesle, aklıma düşünce bile hepsini bastıran sen...
Mesela bunları yazarken bile gözlerim durmuyor, ben senin evinden nasıl çıkacağım anne ?
Sanırım duygusala bağladım. Uykum da kaçtı zaten. Artık gün boyu ağlarım...
Teşekkür ederim iyikim, her anım ve her anım senden ibaret. Sana bu kadar benzerdiğim için, her yanım sen olduğun için, kızınca senden yediğim o hep ıskalayan terliklerin için bile çok teşekkür ederim. Koşulsuz şartsız, başka hiçbirşey düşünmeden sevdiğim tek insan sensin. Can iste, bu can senin...
Anneler gününü kutlamıyorum, sembolik. Sen benim her gün annemsin. Kocaman sarıldım iç dünyam. Hep beraber olmak ümidiyle...
Kendimi zeki zannederken gerizekalı oluşumu anlamamdır bu olay. Böylece kalsın. 😈
Yine günlerden bir gün Gizem Çorum'da, mobilya falan almışız, Fatma annemle dolanıyoruz sokaklarda. 'Aaa, burda güzel gelinlikler varmış.' dedim ve biz bodoslama girdik resmen dükkana. Denedik, giydik, çıkardık falan derken üstü biraz dantelli , kolları omuza düşen bir prenseste karar kıldık. Niye prenses değil mi ? Çünkü o zamanlar Gizem yetmişşşşş sekiz kilo, çam yarması vücudu başka ne saklar. ( Şu anda 70 kiloyum, söylemeden edemiiiciim😂)
Neyse dükkandakiler memnun, biz memnun çıktık dükkandan. Gelinlik dikilecek, prova Mart ayında alınacak. Mart ayına kadar şafak attım tabii. Sonrası fotoğrafta görüldüğü üzere hayaller-hayatlar meselesi. Yakanın öpücükle alakası yok, etek boyundan bir gelinlik daha çıkar, bel desen tepsi koysan durur, kilo verdiğim için 2 beden büyük. Allah ta Allah yani.
Suç benim. Kimseye de birsey diyemiyorum bu yüzden. Kendime kızıyorum, kendime sövüyorum. İki adım ileride Miss Seliz var, neredeyse dikiş makinesinde insan dikecekler, senin ne işin var Gizem bilmediğin yerlerde? Zırt pırt Ankara'ya gitmeyi biliyorsun, aklın nerdeydi demezler mi adama ? Kendimle savaş halindeyim ki öyle böyle değil.
Ne olacak ? Bu sorunun cevabını Mayıs'ın 20si gibi inşallah hep beraber göreceğiz. Ya ben kadını bıçaklarım, ya kadın beni muhtemelen. 'Gelinliği ilk girdiğin dükkandan aldın. İnsanlar günlerce geziyorlar. Müstehak sana.' diyen bir nişanlı da var tepemde, kimseye de dert anlatamıyorum. Değmeyin benim keyfime.😃 Artık 20 si ola hayrola. Muhtemelen bunları düşünmekten 2 kilo daha veririm o arada. 😂
Selam 👋
İnstagram blog hesabı açma hikâyemi anlatmak istedim ben bugün size. Paaaardooon çeyiz hesabımı.😂
Öncelikle şöyle başlamak istiyorum. Benim nişanlanmadan önce kendime aldığım bir adet havlum bile yoktu. Senelerce çalıştım, ama galiba hep ayakkabı aldım. 👠 Ayrıca kulakları çınlasın Mango'nun, Zara'nın.😂
Maaşı aldığım anda hooopp bir AVM ye, hooopp tatile. Neyse, güzel yaşadım sonuç olarak.😃
Sonra nişanlandık tabii, benim hala çeyiz derdim yok, Adidas'ın yeni sezonlarına bakıyorum.😃 İnstagramda keşfet bölümüne bir kız düştü, ordan başka biri, ordan başka derken baktım hevesleniyorum ben ciddi ciddi. 😁 Ay bir de almaya başladım. Sonra 'Benim neden böyle bir hesabım yok?' a döndü olay. Baktım 'muhasebecigelin' olmuşum. Bu isme bende gülüyorum ama bir aralar furyaydı bu, muhasebecigelin, bankacıgelin,öğretmen hanım ve niceleri.😂
Tabii acı yemenin acı tarafları var. Bu hesabı òğrenen ve bundan hiç memnun kalmayan bir adet nişanlı duruma el attı, 2bin takipçili sayfayı kapattık. Durur mu Gizem ? Kendi şahsi profilimdeki herkesi -nişanlım dahil- engelledim yeni bir sayfa açtım. Hayır zekaya bak bir de bulamasın diye binbir yol deniyorum 😁Adama demezler mi? 'Zaten engelledin salak.😂'
En nihayetinde şimdiki 'gizemcegunluk' oluştu. Galiba büyüdükte biraz. 10bin olduk. Tabii destekleri olanları es geçemem. En yakınlarımdan daha yakın olabilen bir Haticem var, diğer yarım. Büşra, Gözde,Ayşe, Yeşim, Aslı ve daha bir sürü arkadaş edindim. Aynı payda ama bambaşka hayatlar. Kendime yeni bir anı defteri daha oluşturdum, güzel dostlar kazandım bu da cabası. 😊
Yalnız Hatice'yle fena dedikodu yapıyoruz hee, kulaklarınız çınlasın. 😂 Bunları okuduğunda gülecegini biliyorum ikiz, ayrıca seni apayrı seviyorum, bilesin.😍😂
Uzun zamandır yazmak istiyordum, minik bir köşem olsun istiyordum. Sanırım bugün onun günü. Belki biraz anı biriktirmek, ne olacağı belli olmaz ya; belki biraz da benden sonrası için... Mutlu olduğum, sızladığım, düğün anlarım, hayıflanmaların hepsi burada kalsın artık. :)
Az biraz kendimi anlatayım o halde. 1989'un Temmuz ayında merhaba demişim yaşama. Kocaeli Üniversitesi Halkla İlişkiler bölümü mezunuyum. İnsani ilişkilerimin çok mükemmel olduğunu düşünmeyin, bayağı atarlı giderli olduğum için beceremedim, sayısal zeka ağır bastı galiba. Muhasebeciyim sonuç olarak. Zaten değişik bir kafa olacak ki, o bölümü de sayısaldan kazandım. Ben hep enteresandım.
Sonrası pek yok aslında. 2009 yılında bir yüreğe tutundum.Erdi... Yıllardır beraberiz. 2 yıl önce nişanlandık, 2 ay sonra düğünümüz var. Sanırım daha çok onun için burdayım. Kocaman anılar sunmak istiyorum ona, kucak kucak. Ve teşekkür ederim yine dolu dizgin, beni ömrüne layık gördüğün için...
Sonuca gelelim sonuca, romatik bir insan olmayışımdan ötürü daha fazlasını beceremiyorum maalesef. Düğün hazırlıklarım, atarlarım, giderlerim, hepsiyle burdayım artık.
Merhaba bana o halde...